Aşağıdaki yazıyı facebookta intihar edeceğini paylaşan bir Khk lı için yazmıştım.
Hükümet 2016 yılında ve sonraki beş altı yılda masum insanları suçlayıp açlığa mahkum etmiş ve intiharlara sebep olmuştu. İntiharı düşünenleri vazgeçirmek için bu yazıyı yazmıştım.
Merhaba dostum. Ben khk ile açlığa mahkum edilmiş 20 yıllık bir ilkokul öğretmeniyim. Bu zulme uğramasaydım son nefesime kadar öğrencilerimle birlikte olurdum. İntihar edeceğini duyunca yaşamın herşeyi denemeden vazgeçilemeyecek kadar harika olduğunu anlatmak için bir şeyler yazmak istedim. Dünya Anadoludan, Anadolu da Akp zulmünden ibaret değil. Belki yakınlarımız da bizi anlamayabilir. Yorumunu okuyunca çıkış yolu bulabileceğin bir zekaya da sahip olduğunu anladım. Sanırım denizcilikten örnek vermek bizim durumumuz için uygun olacaktır. Her durumda yapılacak bişeyler vardır. Rüzgar sert ise yelkeni küçültürsün. Fırtınaya kalırsan fırtına floğunu çekersin. Direk kırılırsa telleri kesip direkten kurtulursun. Alabora olursan teknenin altında bir boşluk olur orada güvenle yardım gelmesini beklersin. Tekne batarsa şişme botu geçersin. Bot yoksa yüzebilen tekne parçalarının yanında kalırsın. Fırsatın olursa yanına yiyecek alırsın. Akıntıyı ve rüzgarı kullanarak hareket edebilirsin. Kara yakınsa sakince yorulmadan ulaşmayı dener, uzaksa yada görünmüyorsa yardım beklersin. Bir parça naylon veya bezi yelken gibi kullanabilrsin. Çaresizce ölümü beklemek en kötüsüdür. Beklemekten başka bi seçenek kalmadıysa dalgaları, bulutları balıkları denize vuran ışıkları seyret. Kurtulursan iki kat güçlenirsin. Başın hep dik yürürsün. Ölürsek de ölüm sadece bir deneyim olur.
Ama şimdi yaşıyoruz. Herşeyi yapabiliriz. Atalarımız avcı toplayıcıyken yaşadılar. Basit bir aletle hayatta kaldılar. Ve sana dostluğumu hediye ediyorum. Gel birlikte balığa çıkalım.
Yorumlar