Bugün okuluma gittim.
Bu gün okuluma gittim.(Öğrencilerimden, öğretmen arkadaşlarımdan ve okulumdan iki buçuk yıldır koparılmış durumdayım.) Öğretmen arkadaşlar ilgi ile karşıladılar. Tarafıma yapılan haksızlıktan dolayı üzgün olduklarını, biran önce dönmemi beklediklerini anlattılar. Babamın ürettiği baldan satın aldılar. Çay, kahve ikram ettiler. Ülkenin durumundan kaygılandıklarını belirttiler. Yorgun görünüyorlardı. Nasıl yorulmasınlarki. Bütün yük öğretmenin sırtında. Hükümet insan yetiştirmek istemiyor. Yarış atı gibi koşan sorgulamayan inanan ve biat eden bireyler yetiştirmek istiyor. Hukuki durumum hakkında bilgi aldılar. Onlara "Hükümeti dava ettiğimizi, davalarımızı idare mahkemelerine almadıklarını, AHİM e gittiğini, AHİM in hükümete komisyon kurdurduğunu, komisyonun yavaş çalıstığını ve tarafıma henüz sıra gelmediğini anlattım. Komisyonun belli bir sırayla mı baktığını sordular. Sırayla bakmadığını ve hiç güvenmediğimi söyledim. Müdür de benimle tokalaştı. Kendisinin akıllı oğlu Burak 'ı okutmuştum. Sonra öğrencilerimin sınıfına gittim. Öğretmenleriyle birlikte anneler günü için güzel bir çiçek yapıyorlardı. Kalbim çok hızlı atıyordu. Beni görünce koşarak sarıldılar. Aslan sımsıkı yapıştı. Dikkatlice baktım. Büyümüşler. İsimlerini unuttuklarım vardı. Sadace iki ay birlikte olmuştuk. Ama sağlam bir bağ kurduk. Çok güzeller çalışkanlar zeki ve paylaşımcılar. Onlara en son Yaşar Kemal in "Beyaz Pantolon" kitabını okuyordum. Nasıl dinlediklerini gözümün önüne getiriyorum. Bütün gözler ve kulaklar bendeydi. Böyle dinlenilmek mutluluktur. Sorular da çok güzeldi. "Neden öyle yapmış ki? O ne demek?" Toplu etkinlik derslerinde Pamuk prenses ve yedi cücelerin dramasını yapardık. Cadı seçmek için, kızlardan çirkince gülmelerini istemiştim. Eylül ün gülüşüne çok gülmüş ve onu seçmiştik. Prenses için, güzel yapın deyince Meliha sanki prenses elbisesi giymiş gibi durmuştu. Alara ise ögretmen gibi okulu sahiplenmişti. Arzu, Zeliha, Hira, Mustafa, Sena ve hepsini çok seviyorum. Onlarla daha uzun kalıp etkinliklerine yardım etmek isterdim. Ama insafsız hükümetin okuldaki arkadaşlara baskı yapabileceğinden çekindim. Sonra yine gelirim diyerek ayrıldım. Oysa okul pantolonumu ve gömleğimi de giymis traş da olmuştum.
Yorumlar